Eğitim Sen Muğla Şubesi tarafından yapılan basın açıklamasında, 'Salgın etkisini artırarak sürdürüyor. Açıklanan yeni vaka ve vefat sayıları durumun ciddiyetini ortaya koymaktadır. Öğretmenlerin ve öğrencilerin bu koşullarda ve alınan yetersiz önlemlerle okullarda bulunmasının salgının yayılması açısından istenmedik sonuçlar üretebileceği uyarısını hem yaptığımız açıklamalarla kamuoyu ile hem de yaptığımız görüşmelerde MEB yöneticileri ile paylaşmıştık. Şubemize ulaşan bilgiler maalesef bizleri haklı çıkarmaktadır.  İlimizde Dalaman Atatürk Ortaokulunda hijyen eğitimine katılan bir öğretmenin Covid 19 testi pozitif çıkmış ve okul karantinaya alınmıştır.  Bu konuda yanılmayı çok isterdik. Tek bir eğitim emekçisinin dahi salgından olumsuz etkilenmesini istemeyiz ve salgının başından bu yana da ortaya koyduğumuz çaba öğrencilerimiz, eğitim ve bilim emekçileri ile halkımızın sağlığını koruma isteğimiz ve kararlığımızdandır' denildi.

"HAKLARIMIZI KORUMAK İÇİN SONUNA KADAR MÜCADELE EDECEĞİZ"

Açıklamanın devamında şu ifadelere yer verildi: 'Böylesi ağır ve zor bir süreçte öğretmenler toplumsal dayanışmanın önemli bir unsuru olurken, öğrencileri başta olmak üzere gereksinimi olan tüm kesimlerle bu güne kadar dayanışma ve iletişim içerisindeyken Milli Eğitim Bakanlığı Personel Genel Müdürlüğü ve Temel Eğitim Genel Müdürlüğü tarafından öğretmenlerin ek dersleri ile ilkokul ve ortaokullarda yapılacak canlı derslerle ilgili yayınlanan yazılar öğretmenlerin kaygılarını ve sorularını artırmaktadır. Yayınlanan yazılarla yapılmak istenen; emeğimizin yok sayılması, haklarımızın sınırlandırılmasıdır. Eğitim Sen bu girişimlere sessiz kalmayacak, emeğimizi ve haklarımızı korumak için sonuna dek mücadele edecektir.'

"EK DERS ÜCRETİNDE KESİNTİ YAPILMASINI KABUL ETMİYORUZ"

'Kamu yöneticileri, salgın koşullarında, yürürlükte olan mevzuatı çalışanların lehine yorumlamak ve emekçilerin iş ve yaşam koşullarını geliştirmek durumundadır. Salgın koşullarında sosyal devletin görevi çalışanları desteklemek olmalıdır. Oysa MEB öğretmenlerin ek derslerinde kesinti yapmak için adeta kılı kırk yarmış ve kendince öğretmenlere ödenmesi gereken ek derslerden tasarruf etmiştir. Tasarruf etmek isteniyorsa bu emekçilerin alın terinden, emeğinden ve haklarından değil yersiz yapılan ihalelerden, makam arabalarından, lüks ve şatafattan yapılmalıdır.

Öğretmenlerin uzaktan eğitim sürecinde harcadığı emek ve çaba dikkate alınarak ödenen ek ders ücretinde artırıma gidilmesi gerekirken, kesinti yapılmaya çalışılmasını kabul etmiyoruz. Bu konuda hukuksal yollara başvuracağımızı ve her tür demokratik hakkımızı kullanacağımızın bilinmesini isteriz.'