Geçirdiği kalp krizi sonucu hayatını kaybeden ve eşinin isteği üzerine İzmir’in Ödemiş ilçesinde Defnedilen, fikirleriyle, ürettikleriyle ve insani yaklaşımlarıyla eğitim camiasının yanı sıra kendisini tanıyan herkesin sevgi ve saygısını kazanabilmiş Hüdai Baş'ın ölümünün ardından ilginç bir sır perdesi aralandı.

İddiaya göre müdürlüğünü yaptığı kuruma personel alımı için sınav açılmış, kazananlar liste olarak

merhum Baş tarafından İl Milli Eğitim Müdürüne iletilmiş ancak İl Milli Eğitim Müdürü kendisine farklı bir liste vererek bunlar göreve başlayacak demiş. Böyle bir şeyi kabul edemeyeceğini söyleyen Hüdai Baş'a, "kabul edemezsen istifa edersin" denildiği, hatta şube müdürlerinden birinin de merhum Baş'ın üzerine yürüdüğü bu sırada da Hüdai Baş'ın fenalık geçirdiği ve bayıldığı öne sürülüyor. Tüm bu olayların yaşanması sonrasında merhum Hüdai Baş’ın, yaşadıklarıyla ilgili olarak Milli Eğitim Bakanına, Genel Müdürlüğe ve Menteşe Kaymakamlığına bilgi verdiği, kendisine uygulanan baskıların sağlığını bozup, yaşamına kasteden olaylar diye nitelendirdiğini yine merhum Baş’ın arkasında bıraktığı dilekçeler ve Bakanlığa yazdığı mektupta açıkça görülüyor.

“Yapılan sınavlar olabildiğince eşit şartlarda ve adilane yapılmıştır. Titizlikle yapılan değerlendirmeler sonucunda hak edenler belirlenmiştir. Usta Öğretici alımı için yaptığımız bu sınav sonuç listesini hazırlayıp yayınlamamız gerektiği halde İl Milli Eğitim Müdürü tarafından elime sınava girip başarılı olamayanların da olduğu başka bir liste verildi. Ve bu kişileri almak zorunda olduğum söylendi. İtiraz ettiğim halde ısrar tehditlerle devam etti. Yaşadığım bu durumdan çok rahatsızlık duydum ve işin içinden nasıl çıkacağımı bilemediğim için Genel Müdürlüğümüze durumu anlattım. Bana bizzat Genel Müdürümüzün kendisi hem mesaj atarak hem de arayarak yardımcı oldu. Yaptığımın doğru olduğunu ve arkamda olduklarını ifade etti. Listenin yayınlanması gereken gün olan 21.08.2020 saat 22.00 gibi Genel Müdürümüzün talimatıyla yayınladım.

24.08.2020 günü İl Milli Eğitim Müdürü Pervin Töre beni makamına çağırıp listeyi kaldırmam konusunda baskı yaptı. Kendi verdiği listeyi işleme koymadığım takdirde istifa etmem gerektiğini söyledi. Üzerimdeki bu baskı ve üzüntüler sebebiyle tansiyonum yükseldiği için baygınlık geçirmişim ve hastaneye kaldırmışlar. Bunu fırsat bilen İl Milli Eğitim Şube Müdürü kurumumuzun müdür yardımcısını tehdit ederek listeyi kaldırtmış. Hayatıma kasteden bu davranışlar halen devam etmekte. Ayrıca Bakanlık onaylı müdürlük kararnamem geldiği ve bana tebliğ edilmediği halde bir de iptal etmek için bakanlığa girişimde bulunuldu. Ben adil olmayı ve kul hakkı yememeyi zamanın en iyi polislerinden biri olan rahmetli babamdan öğrendim ve kimsenin bunu değiştirmesine izin veremem. Bu ülkenin evladı olarak doğruluktan ayrılamam Sayın Bakanım sizlerin desteğine ihtiyaç duyuyorum”

Meydana gelen olayın ardından Hüdai Baş’ın birkaç gün sonra kalp krizi sonucu hayatını kaybetmesi yıllarca görev yaptığı Milas’ta ve Olgunlaşma Enstitüsüne Müdür Vekili olduğu Muğla’da büyük bir üzüntü ve infial yarattı.

Özellikle Milas kamuoyu bu iddiaların Sümen altı edilmeden titizlikle araştırılmasını, idealist ve görevinde son derece başarılı bir öğretmeni sadece görevini layıkıyla ve dürüst bir şekilde yaptığı için ölüme sürükleyebilecek kadar sağlığını bozan olaylar silsilesinin bir suçlusu veya suçluları var ise bunların tespit edilip, en ağır şekilde cezalandırılmasını bekliyor.

Ödemiş’te toprağa verildi…

Merhum Hüdai Baş’ın vefatı sonrasında ilk olarak Müdürü olduğu Olgunlaşma Enstitüsünde bir tören düzenlendi. Daha sonra eşinin isteği üzerine Ödemiş’e götürülen Baş’ın cenazesi burada toprağa verildi.