Tweet |
Girgin, “9 Eylül 2020 tarihinde, Muğla değerli bir eğitimcisini, Muğla Olgunlaşma Enstitüsünde müdür vekilliği yapan Hüdayi Baş’ı kaybetti. Basında yer alan iddialara göre, Baş’ın fenalaşarak hayatını kaybetmesinin nedeni, 4 kişilik usta öğretici kadrosu için açılan sınavlarda torpil yapmak istememesi üzerine, çeşitli düzeydeki Milli Eğitim yöneticilerinden baskı görmesiydi” dedi.
Soru önergesinde, Baş’ın ölmeden önce hazırladığı dilekçeden alıntılar da yapan Girgin “Bu yaşanan üzücü olayların bütün açıklığıyla ortaya konulmaması ve eğer iddialar doğruysa sorumluların hukuk önünde hesap vermemesi halinde, Milli Eğitim sistemimizin liyakat esasına göre işleyip işleyemediğine dair vahim bir kuşku doğacaktır” dedi.
EĞİTİMDE SİYASİ KADROLAŞMANIN ÖNÜNE GEÇMELİYİZ
“Eğitim gibi önemli bir alanda esas alınması gereken ölçü liyakat iken siyasal iktidara yakınlığa bağlı olarak atama yapılması, bütün vatandaşlarımızda derin bir kaygı oluşturmaktadır” diyen Girgin, “iktidarda kim olursa olsun, vatandaşlarımızın geleceğini çalmaya hakkı yoktur!” dedi.
Girgin açıklamalarını şöyle sürdürdü:
“Güreşçiden banka yöneticisi yapılan bir ülkede, Hüdayi Baş gibi yiğit insanlar olmasa; esasen vatandaşa hizmet kapısı olan kurumlarımız tamamen iktidarın arpalığına dönecek. Hüdayi Baş’ın şahsında, liyakati esas alan, alnının akıyla görev yapan eğitimcilerimizi saygıyla selamlıyorum.”
DÜRÜSTLÜĞÜN SONU ÖLÜM MÜ OLMALIDIR?
Milli Eğitim Bakanlığı’nın bu iddiaları titizlikle araştırması gerektiğini ve eğer iddialar doğruysa hesap sorulması gerektiğini vurgulayan Girgin, “Kamuda yönetici olmak kimseye sorumluluklardan azade, dilediği gibi davranma hakkı vermez. Bu tarz davranışlar sadece doğrudan mağdur olan kişilerin sorunu değil, bütün toplumun sorunudur. Kamuda torpili olanın dilediği gibi at koşturduğu bir sistem, yurttaşlık bilincine zarar verir. Dürüstlüğün sonu ölüm, sürgün, ceza olursa, kamuya ve adalete olan güven azalır. Bu durumdan vatandaşlar olarak hepimiz zarar görürüz” dedi.
EĞİTİM YÖNETİCİLİĞİ SİSTEMİ DEMOKRATİKLEŞTİRİLMEDİLİR
“Ülkemizde eğitim alanındaki sendikalar sürekli şunu vurguluyorlar: Eğitim yöneticiliği sistemi eğitimin niteliğini belirleyen temel unsurlardan biridir. Eğitim yöneticiliği sistemimizi, siyasallaşmış kadrolardan arındırmalı, liyakati esas alan bir modele dönüştürmeliyiz” diyen Girgin, “sendikalarımız bunun yolunun da eğitim yöneticilerinin belirlenmesinde mülakat gibi doğrudan “torpil” çağrıştıran yöntemlere son verilmesinden ve eğitim yöneticilerini yukarıdan atamak yerine, her okulun kendi yöneticisini kendisinin bütün eğitim bileşenlerinin katılımıyla ve demokratik seçimler yoluyla seçmesinden geçtiğini vurguluyorlar” dedi.
GİRGİN ZİYA SELÇUK’A SORDU
Girgin TBMM Başkanlığı’na teslim ettiği soru önergesinde, şu soruları sordu:
canlı bahis siteleri casino siteleri
deneme bonusu veren siteler canlı casino https://www.egrpower50summit.com/ slot siteleri http://www.milano2018.com/